bugün
yenile
    /
    1. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir gün dinleyin bir konuşmasını. emin olun uyumazsınız. ağzından bu kadar mı dökülür o cümleler güzel.roman yazarı,şair.aşık. (bkz: yüksek topuklar)
    2. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      timsah sokak şiirlerini okuyan bi insanin nutku tutulur.bunun seviyesini yine sair ayarlar cunku yazilan eserlerin cogu bir bayana ithafen degil bir erkek icin yazilmistir.
    3. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      eskiden çok severdim bu şahsı. sonra bir şekilde iticileşti ve sevemedim.
    4. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      popüler kültürün kurbanı oldu. oysa çok güzel şiir yazar, güzel severdi.
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      yıllar evvel eşcinsel olduğunu duymuştum tabi ne kadar doğru bilemiyorum.
    6. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      zamanın ve aynanın önüne bırakılmış kısa bir mektup bu belki çok sonra anlayacaksın içindekileri ama şimdi okuyorsun..
    7. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      (bkz: yüksek topuklar) kitabında "kader dediğimiz şey gayet klasiktir, öyle modern postmodern falan dinlemez!" diyen güzel bir abi.
    8. 8
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''yalnız biri olsun isterken, 'yalnız biri' oldum istemeden.'' ''insan masumiyetini bazen bir başkasının günahıyla öder.'' ''çok sevmenin sevgisizliğine uğradım ben..'' ''aramaktan vazgeç demiyorum, bulmaktan vazgeç.''
    9. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      çok sevmenin sevgisizliğine uğradım ben..
    10. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      olmasa mektubun adlı şiiri derya köroğluna ithafen yazdığı söylenen eşcinsel şair.
    11. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "rüyanın bittiği yerde başlayan bir masal yok mudur prensim? insanların uyanıkken de sevildiği masallar... biliyorum hiç sevmeyeceksiniz beni, belki kendi yıkımımı hazırlıyorum sürekli konuşarak. itiyorum sizi, yanıma yaklaştırmıyorum. böylelikle sizi kendimden uzak tutuyorum, size sözcüklerden bir orman örüyorum; gene sevesiniz diye belki, hiç sevmeyesiniz diye belki. konuşarak kendimi, sizi ve beraberliğimizi boğuyorum. oysa ince, iyi yürekli biriyim. sevmek ve sevilmek istiyorum. belki de durulurum zamanla, tılsımsız, büyüsüz sevin beni nolur. hatalarım, zaaflarım, kusurlarımla sevin. masalımın ağırlığı altında ezilmiş yüreğimden şimdiye değin uydurulmamış bütün geçmişimi, bütün geçmişi ,bütün yaşadıklarımı bir çırpıda anlatmak istiyorum. sevmek istiyorum ama önce sevmeyi öğrenmek istiyorum. bir dil sağanağı altındayım şimdi. sözcükler ağzımdan kayı kayıveriyorlar. onlara tutunarak yaşıyorum belki de. " (bkz: üç aynalı kırk oda )
      1+++ - finito 23.10.2016 16:51:18 |#2850357
    12. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "avlulara çizilmiş resimleri güneş aldı, rüzgar aldı, yağmur aldı. ama senin sonsuz suretini kimse silemedi gözlerimden.." der (bkz: murathan mungan). şöyle diyor alt metinde; aşk silinmiyor, için sökülüyor o hala orda bir dövme gibi. gerçekse silinmiyor, silinse bile izi kalıyor. bir şekilde kalıyor işte.
    13. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "hüznünü ver bana yeter, gizli hüznünü kolları bağlı hüzün olsun dört yanım."
    14. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
    15. 5
      +
      -entiri.verilen_downvote
      " kış başlıyor sevgilim, iyi bak kendine gözlerindeki usul şefkati, teslim etme kimseye, hiçbir şeye. "
    16. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "güçlü olmaya benden daha çok ihtiyacın var; çünkü haksız olduğunu, kalbinin bir yerinde biliyorsun."
    17. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "ne kadar umut ederseniz ne kadar çabalarsanız çabalayın, bazı umutlar başka baharındır."
    18. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "her yeni ölüm, diğer ölümleri de ilk gün acısıyla diriltir. kaç kitap yazarsanız yazın, bazen böyle dilsiz kalırsınız..."
    19. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      karanlıkta duruyorum aşk vurmasın yüzüme dokunmasın kimse bana kimse ulaşamasin artık tenimin incinen yerlerine... uyanmasın bir daha etimdeki yaralı hayvan zamanın siyah deltasında çürümek istiyorum biliyorum artık kimse yok kimsesizliğime... biliyorum aşka kimse yok aşkın karanlık metali soğuyor yüreğimin derinliklerinde... aşklarım, arkadaşlarım, dostlarım dağılıp gitti herkes içimi sızlatacak kimse kalmadı içimde..
    20. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "ne kadar umut ederseniz edin, ne kadar çabalarsanız çabalayın, bazı umutlar başka zamanlarındır."
    21. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "sen bildiğim gibi kalmadın ama ben unuttuğun gibiyim hala."
    22. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "gökte ararken yerde bulduğum olmadı hiç. ama yerde bulup da göklere çıkarmışlığım çoktur."
    23. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "susmaktan yapılmıştır bazı anlar, yüksek sesle okunduğunda dağılırlar…"
    24. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "kimsenin kimsesi yok ki herkesin elmasında kendi diş izleri."
    25. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "nasıl da kayıtsız gülüyorsun hayata öldüğünden haberi yok fotoğraflarının"
    26. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      artık daha az seviyorum seni, 
unutur gibi. ölür gibi daha az, 
yeniden ödetiyorum kendime 
onca aşkın öğretemediğini,
 kolay değildi. yalnızca sevgilimi değil, evladımı da kaybettim ben, 
kaç acı birden imtihan etti beni. bir tek gece vardır insanın hayatında. 
ömür boyu sürer nöbeti.
 bu da öyleydi. 
iyi ol.
 sağ ol. 
uzak ol. ama bir daha görme beni.
    27. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "biliyor musun" dedin. "sen neye benziyorsun biliyor musun?" epeydir aradığın bir şeyi bulmuş olmanın hem sevinç, hem keder veren gizli bir an için bulandırmıştı yüzündeki tedirginliği, kırgınlığı. sis ışığa çıkmıştı. sonra yavaşça çevirip başını yüzüme baktın kuyuya düşmeye benzeyen derin bir korkuyla. "neye?" dedim, yan yanayken yaşadığımız ayrılığın adını sorar gibi, "neye?" "bilardo toplarına." "neden?" dedim. "yazgını hep başkalarının ıstakalarının insafına bırakıyorsun da ondan..."
    28. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "bunu onunla konuşmanın hiçbir olanağı yoktu artık. yaşıyor ya da ölmüş olmakla ilgili bir şey değildi. bazı şeyleri bazı insanlarla konuşmanın hiçbir olanağının kalmadığı durumlar vardır. bu da onlardandı."
    29. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir röportajında "yaş ilerledikçe aşkı algılamakta da bir fark oluyor mu?" sorusuna şu şekilde cevap veren şair ve yazardır murathan mungan. "e haliyle. şimdi karşıma çıkacak biriyle mesela yaşayacağım aşk, farklı olacaktır. ben kıymet bilecek yaşa geldim. sadece hayatıma alacağım sevgilinin değil, dostlarımın, her şeyin fazlasıyla kıymetini bilen bir adamım artık. gençlikte hoyratça harcıyoruz bazı şeyleri, "yaaa madem öyle, bitti o zaman bu iş!" diyoruz, şimdi o lafı o kadar kolay etmiyorsun. "kapı açık, arkanı dön ve çık!" şarkısını, o kadar kolay söylemiyorsun. o kadar kolay ajda pekkan olamıyorsun! "bunu yarın konuşalım" demeyi öğreniyorsun. çünkü aslında sadece aşk değil, hayata ait dünyada çok az şey olduğunu anlıyorsun. bütün dünya, bir avuca sığacak kadar şeye indirgeniyor. gençken daha fani ve tali şeylerin peşinde oluyorsun. mesela laf oturtmaya bayılıyorsun, birinin ağzının payını vermek senin için bir güç göstergesi haline geliyor. bir yaştan sonra böyle şeylere tenezzül etmemeyi öğreniyorsun. yaşamı bir kendini oldurma, kamil olma süreci olarak görüyorsun. ben öyle görüyorum..."
    30. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bir gün gelir, dünyanın bir yerinde yıllarca senin haberin olmadan yaşamış birine, bütün hayatını anlatmak istersin. — murathan mungan
    31. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      --- spoiler --- "bir zamanlar okumuş olduğunuz kitapları özlersiniz sıcak odaları, beyaz, temiz yastıkları ahşap panjurları yaz bitti bitmeyen şeyler kaldı geride'' --- spoiler ---
    32. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''günümüz erkekleri, gözüne baktığı zaman, kendi açıklarını görebilecekleri bir kadın istemiyor. röntgenini çeken bakışlar da istemiyor. bir tas su dökünüp, rahatlıkla arınıp, ertesi gün bir şey hatırlamayacağı ilişkilerin kolaylığını seviyor. “bazı kadınların gölgeleri uzun, hatıraları ağır olur” diyor gamenn. gerçekten de öyledir, hayata yayılır, bu da korkutur erkekleri...''
    33. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "çocukluk başlı başına bir memlekettir, hatta sılasıdır insanın. büyüdükçe sıla özlemimiz artar, hayat giderek gurbetleşir. sanki ne yaşarsak yaşayalım hep gurbetteyizdir. büyümek gurbete çıkmaktır."
    34. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      kadından kentler ... bakışlarında insanları, özellikle erkekleri ürküten bir şey olmuştu hep. fazlasıyla gören gözlerdi bunlar. bir keresinde savcının biri, "keşke doktor değil de savcı olsaymışsınız," demişti. "insanı savunmasız bırakıyor bakışlarınız, insan size asla yalan söyleyemez."
    35. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      --- spoiler --- adanmışlık lekelenmez. sabitlenmiş çocukluk gibidir. geleceği ve hayalleri olan temiz bir çocukluk. dünya adanmışların çocukluğunda büyür. onların yüzü suyu hürmetine büyür. --- spoiler ---
    36. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''aslında giden değil kalandır terkeden giden de bu yüzden gitmiştir zaten'' (bkz: yeni türkü)
    37. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "örselenmiş bir çocukluk i̇şte benim bütün hikayem kaç sevda geçse de yüreğimden bu yıkıntıları onaramazsın"
    38. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''şebnem uzaya baharın gelmesi, seni bulmama bağlı. şebnem kalbimden senin kalbine balyozla bin pencere açayım. şebnem her gülümseyişinde tüm ülkeye çay ısmarlayayım. şebnem seninleyken bir yudum çay zenginleştirilmiş uranyum gibi enerji veriyor bana.''
    39. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "şimdi biz neyiz biliyor musun? akıp giden zamana göz kırpan yorgun yıldızlar gibiyiz. birbirine uzanamayan boşlukta iki yalnız yıldız gibi acı çekiyor ve kendimize gömülüyoruz bir zaman sonra batık bir aşktan geriye kalan iki enkaz olacağız yalnızca kendi denizlerimizde sessiz sedasız boğulacağız ne kalacak bizden? bir mektup, bir kart, birkaç satır ve benim su kırık dökük şiirim sessizce alacak yerini nesnelerin dünyasında ne kalacak geriye savrulmuş günlerimizden bizden diyorum, ikimizden ne kalacak?
    40. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      “keşke okusaydım.” dedikten hemen sonra bana “i̇yi ki şimdi burada tanışmışım.” dedirterek umut veren kitabın (bkz: yedi kapılı kırk oda) sahibi.
    41. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''aşk kapıyı çaldığında hemen açma, bazıları çocuklar gibi zile basıp kaçıyor. ''
    42. 6
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "takvim düzeni herkes için aynı olsa da, zaman herkesin içinde başka türlü ilerler."
    43. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      paranın cinlerinde ankara'da yaşayan travesti arkadaşının evine gidişini ve orada mehtaplı geceler dinleyişini anlatmıştır. şarkının anısı öyle derindir ki içinden 3 hikaye çıkarır. biri ismini verdiğim kitaptaki garip tesadüf. ikincisi dağınık yatakta müjde ar'a söylettirdiği hikaye. üçüncüsü de küçükken sıcak mardin gecelerinde çatıda yatarken çay bahçesinden yükselen ve babasını beklerken dinlediği mehtaplı geceler hikayesi. bir çocugun eve geç gelen babayı bekleyişi bir filme iki kitaba konu olmuş yine de içindeki yara hafiflememiştir. t: tüm romanları şiirleri hikayeleri şarkıları filmleri birbirine bağlayan yazar. kendinden uzağa gitmez üretirken. iyi okuyan herkes parçaları birleştirince bu güzel insanın tüm ürettiklerinin bir iç dökme sanatı olduğunu anlar.
    44. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      terastaki havlu aynı terasa açılıyordu yan yanaydı kapılarımız kaldığımız pansiyonda.akşam üzerleri kaşılaşıyorduk, ortak duş, ortak mutfak, çekingen bir selamlaşma.aynı terasta yan yana kuruyordu çamaşırlarımız, bu ürpertiyordu beni; acemi, tutuk bir kaç sözlük eşliğinde beyaz şarap içerek aynı terasta seyrediyorduk günbatımını, bu da ürpertiyordu beni.işığın azalan şiddetinde yan yanaydı terasa vuran gölgelerimiz ve karışıyordu birbirine. elimizde olmadan gülümsemiştik bakışlarımız çarpıştığında, sahildeydik ve aynı kitabı okuyorduk ilk karşılaşmamızda. sezon açılmamıştı, seyrekti sahiller, daha erken yaz gülümsüyordu. pansiyon önündeki sandalların kıpırtısı, çiçeklerin çekingen dirimi, günbatımıyla gölgelenmiş alanların rengi kalmış aklımda.i̇kimizde yalnızdık ve birbirimize ilişmemeye çalışıyorduk adını kimselerin bilmediği o uzak sahil kasabasında. oysa güneşin batışını izlemek gibi kendiliğinden bir birlikteliğe dönüştü paylaştığımız şeyler. birbirinden kamaşmaya başlamıştı tenlerimiz dokunmasan da yanındaki gövdeyi duymanın şiddetine dönüşmüştü aramızdaki çekim. tenin çağrısı hazırdı kendine kurulan bütün tuzaklara. o akşam terastaydık gene.gün çoktan batmıştı. çamaşırlar asılıydı uzaktan şarkılar geliyordu ve kekik kokuları.nedense her zamankinden başka bakıyordun bana. sonra uzulca dedin ki: 'i̇lk kez bir erkeğin tenine dokunma isteği duyuyorum içimde.' benim için yaz başlamıştı. 'dokun öyleyse,' dedim. sustun.uzun uzun baktık birbirimize.kendine nasıl karşı koyduğun okunuyordu yüzünün derinliklerinde.sonra hiçbirşey söylemeden usulca kalktın, odana gittin, yavaşça örttün kapını.saatlerce orada, gecede ve o terasta kaldım. sabah uyandığımda odanın kapısı açıktı, eşyalarını toplayıp gitmiştin baktım.yalnızca terasta unuttuğun havlu çırpınıyordu rüzgârda. bir daha hiç rastlamadım sana, hirbir yerde hiçbir yazda.düşünüyorum aradan tam on üç yıl geçmiş.on üç yıl önce içinde uyanan isteğin anısı saklı duruyor mu sende? birden adını hatırlamadığımı farkettim bu şiiri yazarken, ama terasta çırpınan havlunun rengi hâlâ gözlerimin önünde. on üç yıl sonra şimdi sevgilimden ayrıldığım bu derin, bu kavurucu günlerde neden ansızın aklıma düştüğünü sordum kendi kendime.sonra anladım: bir aşk birçok aşktan yapılıyor ve ayrılınmıyor hiçbir seferinde. şu son cümle onca zamandır kafamın içinde başıboş gezen cümlelere yuva oldu sanki. düşünceler aydınlandı,karanlık zihnimde bir mum yandı gibi
      0Çok güzelmiş.Gece gece hüzünlendirdi - sanco panza 11.08.2020 22:05:19 |#3901818
      1iki yıl önceki entryme gelen yorum turuncusu ve bu şiir yeniden duygulandırdı beni :/ - ebouriffe 11.08.2020 22:47:00 |#3901899
    45. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ben hep çabuk çekilen tetiğe yaşadım yemin ettim yüreğimdeki ve bedenimdeki bütün yaralar adına yüzünün kuyusuna düştüğüm kuytuda sana olanca aydınlığım ve karanlığımla baktım aşktan yorgun düştü dinim dağıldı kehribarım gül ve buğday yetiştiren ömrüm adına yemin ederim ki: ben seçmedim bu ölümü kaçmasan vurmayacaktım iki yemin şiiriyle kalbimin baş köşesindeki şairliğini 20 yıldır korumaktadır.
    46. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ''sen gözlerimin önünde içindeki beni harcarken; ben bir an bile seni unutmaya meyletmedim... sen bildiğim gibi kalmadın ama ben unuttuğun gibiyim hala...''
    47. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      "..herkesin ortak kullandığı saatlerde zaman zayıflar, güçsüz düşer. çünkü paylaştırılmış, bölüştürülmüş, diri tutulmuştur; ışığın ve gölgenin oyunlarından mahrum bırakılmıştır; her şey çok aydınlıktır. nesnelerin ve hayatın görünüşü çiğdir. nesneler de gizlenir esinler de... kelimelerin yalnızca bir anlamı vardır gündelikte. oysa yeryüzünün uykulu olduğu saatlerde doğa da, nesneler de kendilerini daha çabuk ele verirler. zamanın daha som, günün daha zayıf olduğu saatleri kullan yeryüzüyle söyleşmek için. sözcüklerin ilk günkü anıları en iyi öyle anımsanır, öyle anlaşılır."
    48. 2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bu toprakların görüp görebileceği en entelektüel insanlardan biri. bu yıla kadar hiçbir kitabını okumamıştım, ta ki cenk hikayeleri'ne kadar. eşsiz bir düşünce yapısı ve kusursuz bir beyin. tepeden tırnağa asalet akıyor adamdan.
    49. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      2019 yılında çıkan son şiir kitabı çağ geçitleridir. ayrıca 2020'nin ilk aylarında çeşitli sanatçıların iştirakiyle murathan mungan 2020 model albümü oluşturulmuştur. beslenmiş şiirlerinden şarkıların yer aldığı geçmiş yıllardaki benzer bir proje de söz vermiş şarkılar ismiyle çıkış yapmıştı.
    /